Temmuz-Ağustos / 2010 | 1475
Yıllar boyunca psikiyatri ve psikolojinin öncülüğünde, heteroseksüelliğin tek sağlıklı cinsel yönelim olduğu yaygınlaştırılmıştır. Hayatın hemen her alanında eşcinsellere ve eşcinselliğe karşı mücadele verilmiş, bu ayrımcı/baskılayıcı müdahaleler en büyük desteklerini maalesef psikiyatri/psikoloji’den almışlardır. Artık eşcinsellik için benzer ifadeler bilimsel olarak kullanılamıyorsa da, eşcinsellik bahis konusu olduğunda birçok insanın gözleri hala eğitim kurumlarında ve klinik alanlarda çalışan ruh sağlığı uzmanları aramaya devam etmektedir.
Türkiye’de dünyanın bir çok ülkesinde olduğu gibi, ruhsal hastalıklar, DSM IV (Amerikan Psikiyatri Birliği- APA) ve ICD 10 (Dünya Sağlık Örgütü- DSÖ)) uluslararası sınıflandırmalarına uygun şekillerde kategorilere ayrılır. APA tarafından 1973’te alınan karar sonrasında, eşcinsellik bir ruhsal hastalık kategorisi olmaktan çıkarılmıştır, WHO (Dünya Sağlık Örgütü) de benzer bir yol izlemiştir.
Bilimsel kabul ve yaygın uygulama bu yönde olmakla birlikte, eşcinselliğin hastalık olduğunu, tedavi edilmesi gerektiğini düşünen ruh sağlığı çalışanları ve kurumlar halen vardır. Hatta gerekli görüldüğünde ruh sağlığı alanında yıllarını harcamış profesörler, gerektiğinde devletin resmi yüzü olan bakanlar bile insanları yanlış bilgilendirmekten çekinmemektedirler. Bu anlayışın değişmesi ve güncellenmesi için hiç kuşkusuz farklı disiplinlerde hizmet veren uzmanların işbirliğinin yanı sıra ruh sağlığı hizmetlerini talep eden kişilere de çok önemli bir görev düşmektedir: Heterosekzm ve homofobi konusunda bilgili ve uyanık olarak hizmet veren uzmanlardan taleplerini net bir şekilde ifade etmek. Kuşku yok ki talep edebilmek için neyi isteyeceğimiz konusunda net olmamız gereklidir.
Bu amaçla dosyamıza Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişiminden Psikiyatrist Doktor Seven Kaptan ve Psikiyatrist Doktor Koray Başar ile girişimin kuruluş gerekçeleri, amaçları ve eşcinsel bireylerle yapılan onarım ve afirmatif terapi hakkında röportaj ile başladık.
Sonraki yazı CETAD Başkanı Psikiyatrist Doktor Nesrin Yetkin’in cinsellik kavramını heteroseksizm üzerinden eleştiren ve insan davranışlarındaki çeşitliliğin bu bakış açısı algılanamayacağını ifade ettiği Heteroseksizm ve Homofobi adını taşıyor.
Prof. Dr. Şahika Yüksel ise “Eşcinsellik, Sosyal Dışlanma ve Ruh Sağlığı Sorunlarına Yaklaşım” adlı yazısında cinsel kimlik, eşcinsellik, sosyal dışlanma ve sinsi travma gibi kavramları tanımlayıp eşcinsel bireylerin açılma süreçleri ve bu süreçte ruh sağlığı uzmanlarının doğru terapötik ilişki kurmalarının önemine değiniyor. Yüksel, ayrıca son dönemdeki Diyanet İşleri Başkanlığı, Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı ve Milli Eğitim bakanlığının resmi görüşlerini sosyal dışlanma örneği olarak inceliyor.
Doç Dr. Timuçin Oral samimi bir dille yazdığı yazısında, bir hekimin hastaları ile kurduğu ilişkideki yansızlığın doğru terapotik ilişki için temel nokta olduğunu vurgulayarak, homofobinin sadece ruh sağlığı alanında değil diğer tıbbi branşlarda da hasta-hekim ilişkisinde etik dışı olabileceğinin altını çiziyor.
Dr. Umut Altunöz “Ötekileştirmeden de birey olmayı öğrenebilmiş, başkalarının sunduğu kimlik kartlarını takmaktansa kendi içindeki özgün yolun izinde bireylerin oluşturduğu bir toplumun özlemiyle” diyerek bitirdiği yazısında hekimlerin hastalarına eşit mesafede yaklaşmasının önemini vurguluyor.
Psikiyatrist Dr. Seven Kaptan, LİSTAG deneyimlerinden yola çıkarak LGBTT bireyler kadar ailelerin kabul süreçlerinde de profesyonel desteğe ihtiyaç duyulduğunu anlattığı yazısında ailelerin birbirleri ile karşılaşmalarının yaratacağı desteğe dikkat çekiyor.
Sosyolog Canan Bozkurt, Süleyman Demirel Üniversitesi-Psikoloji bölüm başkanı Yrd.Doç.Dr. Ebru Taysi ile eşcinselliği tecrit etmeye çalışan zihniyetin nedenleri üzerine konuştuğu röportajında homofobinin toplumsal nedenleri, olası sonuçlarına psikolojinin yaklaşımını sorguluyor.
Psikolog Derya Gezer’in, bilgi ve deneyimlerin algılarımızı nasıl etkilediğini anlattığı yazısında homofobik tutumlarımıza dışarıdan bir kez daha bakabileceğimizi ifade ediyor.
Ruh sağlığı alanındaki heteroseksizm ve homofobi dosyamız, Sosyolog Canan Bozkurt’un Eşcinelliğin Bilimsel Açıklanması Yönünde Güçlü Bir Tez: Andre Gide’in Corydon Savunması adlı yazısı ile bitiyor. Bozkurt bu yazsında eşcinselliği doğaya karşı olarak eleştirenlere karşı Gide’in alışkanlıklara karşı deyimini kullanmayı yeğlediğini belirterek bizleri alışkanlık-doğallık sorusu ile baş başa bırakıyor.
Herkese keyifli okumalar diliyoruz.
Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişimi Adına
Psikiyatrist Doktor Seven Kaptan
Psikolog Mahmut Şefik Nil
You can subscribe to our e-mail newsletter and be informed instantly!